9 Kasım 2012 Cuma

http://www.youtube.com/watch?v=xLvF4Oo4Js4&feature=autoplay&list=ALHTd1VmZQRNpsnohCqp3zSRjMXhIDn5JI&playnext=3 

'Yabancılaşma tam da insanlar arasındaki mesafenin kaldırılmasında gösterir kendini.'/Adorno


Yine Adorno bugün hissettiğim ama ifade edemediğim o sıkıntıyı ifade etmemde yardımcı oldu.Bulunduğum ilde açlık grevleri ve ona bağlı talepler karşılansın ile ilgili bir eylem olacağını okudum internetten.Kalktım giyindim çıktım,ama gerçekte hiç kimseyi tanımadığımı ancak alana gidince fark ettim bir garip yalnızlık ve yabancılık duygusu baş gösterdi oysa sosyal medyadan takip ederken herkesi tanıyorum algısı vardı üzerimde.Hatta oradan gördüğüm resimlerden yüzleri seçmeye çalışırken buldum kendimi sanki onlar beni tanıyormuş gibi saçmalık!Üstelik bir yandan zindanlarda tutsakları düşünerek gittiğim eylemin içinde miyim dışında mı belli olmadı bir tuhaf suçluluk duygusu da yaşıyordum o anda.Hem içinde hem dışında hissettim utandım,sıkıldım üstelik orada bulunan diğer kadınlar bir birini tanıyor bir ben yalı kavağı gibi yanlarında dikilince  -yakın/uzak-duruşumdan dolayı hakkımda bir sürü yanılgıya düştüler haklı olarak.Sanki sırtımda bir yük oldu kendimi de kandıramadım aslında o eylemin dışında durmuş oldum çünkü devamlılığını getirmek için örgütlü olmak gerkiyor buna hazır değilim sanırım o gücü kendimde bulamıyorum.Ama bu da elbette bahane değil.
Bozkır ilinde kendimi hiç bütünleştiremediğim bu yerde kimseyle uyuşmaya yanaşmıyorum bu benim ne gidip ne kaldığım çelişkim ve boğulduğum sularım...İnsanlar yaşamı uğruna ölecek kadar seviyorlar seviyorlar seviyorlar ...

6 Kasım 2012 Salı

''Baskıcı toplumda özgürlüğün arsızlık anlamına geldiğini en iyi gösteren şey,gençlerin umursamaz tavırlarıdır:Dünyaya bir şey satmadıkları sürece,metelik te vermiyorlardır ona.Kimseye bağımlı olmadıklarını ve bu yüzden saygı da borçlu olmadıklarını göstrmek için elleri ceplerinde dolaşıyorlar.Ama bu sırada iki yana açılmış dirskleri,yollarına çıkan herkesi dürtüp itmeye hazır. Adorno''

Banane demeyi bireyselliğin geldiği son aşamayı iyi özetlemiş.Bana dokunmayan yılanlı o şeyi söylemeyeceğim çok söylendi zaten durum onun da üzerinde bir biçime girdi.Herkesin direskleri bir diğerinin yaşam alanını dürtmekte rahatsız etmekte serbest.Artık bilinç özgürlüğünün ne manaya geldiğini bilecekler mi şimdiki zaman çocukları,dirsek teması kurdukları bu yaşam denen heyulada?Özgürlüğün kendi kendini yapmak olduğu maddi anlamda olmayan tanımının dışında kalmış bir yaşam.Meydan okumanın dürtmeye indirgendiği hayır derken bile evet dedikleri bir gündelik hayat.Hayır demeyi bile hiçleyen eller cepte bir itirazsızlık...